
Kâinatta hiçbir varlık yok ki, onu hamd ile tesbih etmesin.
Salat ü selam, efendimiz Muhammed’in, (Sallallahu aleyhi ve sellem) bütün
alinin, ashabının, zevcelerinin, ensarı ve dünürlerinin üzerine olsun!
Bundan sonra, bu mektub, Allah yolundaki kardeşi muhterem el
Şeyh Mahmud efendiyedir. Allah, onu temenni eylediği şeylere ulaştırsın!
Âmin! Molla Muhammed Emin namıyla gönderilen mektubunuz bu fakire ulaştı.
Ona bakınca, büyük bir hayrete düştü. İşi, yüce Allahü Teâlâ ile Resulüne (Sallallahu
aleyhi ve sellem) ve Nakşibendi sadatları (Kuddise Sirruhüm) ve Üstadı azama
(Radıyallahü anh) havale etti. Durum böyle iken, o belalar ve haksızlıklar
size değil bize yapılmış demektir. Sen hiç sıkılmadan, tefekkür etmeden
evinde sakin ol! Ki, bu, zahirde hiçbir müdahalemiz olmadan bütün işler yüce
Allah (Celle ve ala) Resulüne, (Sallallahu aleyhi ve sellem) sadatı kirama
ve Üstadı azama havale olmuş olsun. Nitekim hakikatte de durum böyledir.
Onlar, fesatların şerlerinin define kâfi olup, onlardan başka kimselere
sığınılmaya ihtiyaç yoktur ki, bu hususlarda onlara ortak olsun. Yardımcı,
koruyucu ve dostları aziz, düşmanlarını zelil edici, ancak Allah’tır. Umarım
ki, o zalimin yaptığı bu zulmü, işinin son olacağına sebeb olup ta ki, Allah
sizi ve başkalarını da onun şerrinden muhafaza edecektir.
Bilinmelidir ki, insan işini Allah’a havale etmesi, ancak
safi bir kalb ile olur. Şöyle ki, kalbine hiçbir şey vak olmadan o havale
ile mutmain olmaktır.
Allah seni evladını ve ev halkını o zalimden ve zamanın
hadiselerinden muhafaza eylesin! Allah efendimiz Muhammed’in, (Sallallahu
aleyhi ve sellem) alinin ve sahabelerinin üzerine salat ü selam eylesin!